GÖYNÜK; SAKİN AMA BOYNU BÜKÜK ŞEHİR

GÖYNÜK;  SAKİN AMA BOYNU BÜKÜK ŞEHİR
Paylaş
  • Linkedin
  • Pinterest
  • Whatsapp
  • Telegram
  • Reddit
A+ A-

Daha doğrusu boynu bükük bırakılan, yalnızlığa görünmezliğe itilen şehir. Hakettiği değeri göremeyen şehir.  
Tarihine, kültürel mirasına, dini değerlerine falan hiç değinmeyeceğim bunlar zaten herkesin malumu. Bunlara zaten her türlü etkinlikte ve toplulukta siyasi büyüklerimiz! hep değiniyorlar. Sağolsunlar. Fakat bir şehre sahip çıkmak, yönetmeye çalışmak sadece bunları kuru kuru söylemekle olmuyor. İnsanlar icraat da görmek istiyorlar. Kaldı ki bir zaman sonra “lafla peynir gemisinin yürümediğine” de şahit olunuyor zaten.  
Neden böyle bir başlık attım ve neden böyle bir serzenişle başladım? Birçok okur tahmin etmiştir diye düşünüyorum ama dumanı henüz üstünde olan gündem yüzünden: Göynük’e TOKİ konutlarının yapılmayacak olması tabi ki.  
Yapılmayacak olması ayrı bir dert, TOKİ konutlarına gerek görülmemesi, konut ihtiyacının olmadığı dile getirilmesi ve en acısı bence “yerimiz yok” diye rapor sunarak Göynük halkının bu imkandan mahrum bırakılması! 
Kasabadan hallice olan bir yerde kiraların 20-25bin bantlarında dolaştığı bir dönemde, TOKİ konutlarıyla insanların bir nebze de olsa yeşeren umutlarına neşter vurulmuştur. Bunda hem mevcut belediye yönetiminin payı vardır, hem de seçim zamanı kapı kapı dolaşıp oy isteyen diğer partililerin. Milletvekili olmak için canla başla çalışanlar, belediye koltuğuna oturabilmek için dağ bayır demeden dolaşanlar, “herşey Göynük halkı için”düsturlarıyla naralar atanlar işleri bitince devekuşu misali kafalarını kuma mı gömdüler acaba? Göynük'teki tek sıkıntı değil elbet bu ama en büyük sıkıntı konutsuzluk problemi. 2. Etap TOKİ için 1000 kişinin müracaat ettiğini düşünürsek, Göynük Gazetesi olarak bu sorunu dile getirmek de boynumuzun borcudur. Çünkü bizim tek gayemiz halkın sesini yetkililere duyurabilmek.  
Keşke halkın lehine olacak bir girişimi raporlamadan önce, halkın içine bi karışıp istekler şikayetler dinlenilseydi, ne yapılabilirin çaresine bakılsaydı. İnsanlar ev geçindirmenin yanında başlı başına kronik bir sorun haline gelen kiralarla boğuşmak zorunda kalıyor zaten. Bir umut kapısı açılmışken bu umut kapısını hiç geçim derdi olmayanların kapatması çok acı.  
Gerçekten konut ihtiyacının olmadığını düşünenlere sormak istiyorum. 2. Etaba başvuran 1000 kişi başka başka yerlerden mi gelip başvurdular acaba? Ben Göynük'e yerleşeli 4 sene oldu. Buraya gelmeden önce çok uzun bir süre ev aradık konut problemi 2021’de de vardı 2025’te de malesef devam etmekte.  
Halkını özel inşaat şirketlerinin yaptığı fahiş fiyatlı evlere mahkum eden  yönetimi yürekten kınıyorum. Göynük'ü çok seviyorum o ayrı, her yerleşim alanında bulunan sıkıntılar elbette ki burada da var. Olmayan yolundaki trafiği, otopark sıkıntısı, altyapısı vs. Bunlar zamanla çözülebilecek sıkıntılar. -gerçi bu zamana kadar çözüme kavuşmamış olması da ayrı bir konu- 
Ama malesef büyük bir potansiyele sahip olan Göynük, yeteri kadar değer görmüyor, Bolu’nun ilçesi fakat Bolu’nun bundan haberi yok gibi.  
Şunu da belirtmeden geçemeyeceğim; Göynük gazetesi kurulduktan sonra Göynük'ün adı daha çok duyulur oldu sosyal mecralarda. Dolayısıyla insanların dikkatini cezbetmeye başladı bu küçük sakin ama boynu bükük gariban şehir. Küçük olmasına karşın iş bakımından göç alan da bir şehir aynı zamanda. Göynük'lü olsun olmasın insanlar fellik fellik kiralık ev aramakta geçtim daire sahibi olmaktan. Bu herkesin malumu. Nasıl olur da “konut ihtiyacı yok” denilebiliyor. Ben bunu aşamıyorum.  
Bu durum, Göynük halkına ve kadim şehir Göynük’e yapılan en büyük haksızlıklardan biridir.  
Göynük'e bu kötülüğü yapmayın.  

Göynük Gazetesi'nde yayımlanan köşe yazıları, yazarlarının kişisel görüşlerini yansıtmaktadır.
Her köşe yazısı yalnızca yazarı sorumluluğundadır ve Göynük Gazetesi'nin kurumsal görüşünü temsil etmez.
Yazılarda dile getirilen fikir, eleştiri ve değerlendirmeler, düşünce özgürlüğü çerçevesinde yayımlanmaktadır.

Yorum yazın

Yorum yazmalısınız
İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

3 yorum yapılmış

  • Necati (1 hafta önce)
    Yorumunuz için teşekkür ederim. Göynük’ün değerini bilen biri olarak, amacım kimseyi hedef göstermek değil; ilçemizin gelişimi adına hem olumlu çalışmaları desteklemek hem de eksikleri dile getirmektir. Eleştiri, karşıtlık değil; doğruya ulaşma çabasıdır. Göynük’te yapılan her iyi iş takdiri hak eder ve ben de her zaman desteklerim. Ancak kamu adına söz söylemek gerekiyorsa da bunu yapmaktan çekinmem. “Yanlılık” ifadenize gelince; benim tarafım sadece Göynük’tür. Kişilerden, partilerden bağımsız olarak, doğru gördüğümü söylerim. Görüşlerinize tekrar teşekkür eder, sağlıklı bir iletişim ve ortak Göynük hassasiyeti dilerim. Saygılarımla,
    %100
    %0
    Yanıtla
  • Göynük Düşmanı (1 hafta önce)
    Yok artık yani! Her eleştiriye hemen “yanlı gazete”, “araştırmadan yazmışsınız” demek de moda oldu galiba. İnsanlar ev bulamıyor, kiralar uçmuş, TOKİ olayı da ortada bunları söyleyince niye batıyor anlamıyorum. Kimse yapılan işleri inkâr etmiyor ama yapılan üç şeyle de her şey güllük gülistanlık olmuyor. Halk sıkıntı çekiyor kardeşim, bunu dile getiren adama da hemen siyaset damgası vurmayın. “Göynük duyulur oldu” kısmına gelince, evet, gazete sayesinde daha çok konuşuluyor bazı meseleler, bunda kötü bir şey yok ki! Demek ki birileri taşın altına elini koymuş. Boşuna savunmaya geçmeyin, herkes gerçekleri biliyor zaten. Eleştiriye tahammül etmek lazım biraz.
    %100
    %0
    Yanıtla
  • Göynük sevdalısı (1 hafta önce)
    Göynük Gazetesi kurulduktan sonra mı daha çok duyulur oldu? :) Hay Allah, her şeyi ne güzel kendinize mâl ediyorsunuz. :) TOKİ işini de biraz araştırıp öyle yorum yapın derim. Yeni gelmişsiniz belli ki; Göynük’te siyaset nasıl ilerler pek bilginiz yok galiba. Her şeyi belediye engelliyor gibi konuşmuşsunuz, yazık doğrusu. Göynük’teki parti başkanlarının çoğu halkın içinde — bir tanesi hariç. :) Halkın içinde olmayan o parti başkanına da biraz sitem edin bence; malum, her şeyi yapabilecek güce sahipler. Ayrıca yerel yönetimin yaptığı güzel işleri neden hiç paylaşmıyorsunuz, bunu da anlamış değilim. Hep olumsuzluklar, hep eleştiriler… Gazeteniz biraz yanlı gibi duruyor açıkçası. Geçmiş dönemde iktidar ortağının partisindeyken, ortalık gerçekten pislik içindeydi. Bir önceki parti döneminde yapılanları bile koruyamamışlardı. Şimdi ise tüm engellemelere rağmen, kısıtlı bütçeyle bir şeyler yapılmaya çalışılıyorsa, bence biraz da takdir edilmesi gerekiyor.
    %25
    %75
    Yanıtla