3 Aralık… Bir Gün Değil, Bir Gerçek
- Telegram
Takvim yaprakları 3 Aralık’ı gösterdiğinde, o günün sadece “Dünya Engelliler Günü” olmadığını anladım.
Bu tarih artık benim için bir anma, bir farkındalık ya da bir hatırlatma değil; hayatımın dönüm noktası.
Çünkü ben de artık bu yolun bir yolcusuyum…
Engelli bir birey olarak anılmanın ne demek olduğunu yaşayarak öğrenenlerdenim.
Kimse kendine böyle bir günü yaklaştırmak istemez.
İnsan hep güçlü, hep sağlam, hep ayakta kalacağını sanıyor.
Ama hayat bu…
Bir rüzgâr eser, başına gelir.
Bir anlık bir ses, bir kaza, bir hastalık…
Ve o an, her şey değişir.
İşte o gün, ben de değiştim.
Engel sahibi olmak, “artık bitti” demek değil.
Asıl bitiren, insanların gözlerindeki o yabancı bakış,
duymaktan yorulduğum o acıyan ses tonu,
ve bazı kaldırım taşlarının bile bana “Sen burada yok sayıldın” der gibi durması.
Ben kendi kaderimi kabullendim.
Ama toplumun kabullenişi, bazen bedenin verdiği mücadeleden çok daha ağır.
Engelli olmak zor değil…
Zor olan, engeli olan insanlara karşı duyarsızlıkla, umursamazlıkla mücadele etmek.
Şunu bilmek lazım:
Bugün benim başıma geldi diye bana özel bir uyarı değil bu.
Bu, hepimiz için hayatın attığı hafifçe dokunan bir gerçeklik tokadı.
Çünkü hepimiz bir gün…
Koşan ayaklarımızı kaybedebiliriz,
Gördüğümüz ışığa veda edebiliriz,
Tutabildiğimiz elleri boşluğa bırakabiliriz,
Ya da güçlü sandığımız bedenimizin bize ihanet edebileceğini görebiliriz.
Kimse kendini bu çizginin dışında sanmasın.
Hepimiz birer engelli adayıyız.
Bunu kabul etmek zayıflık değil, hayata karşı bir uyanış.
Ben, 3 Aralık’ı artık farklı bir gözle görüyorum.
Kayıp gibi görünse de aslında bir kazanım…
İnsanı, merhameti, sabrı, dayanmayı, fark etmeyi öğreten bir yolculuk.
Dileğim şu:
Toplum, engeli değil insanı görsün.
Önyargılar değil, kalpler yürüsün.
Kimse kimsenin yükünü artırmasın.
Ve bir gün siz de böyle bir yazı yazmak zorunda kalmadan
farkındalığı içinizde büyütün.
Ben yoluma devam ediyorum dostum…
Sadece biraz yavaş, biraz farklı…
Ama hâlâ umutla, hâlâ dimdik, hâlâ insan gibi.





















