Bir Milletin Mayası, Duaların Sessiz Sahibi: Göynük'te Anneler

Yarın Anneler Günü…

Yalnızca bir gün değil elbet, bir ömür minnetle anılması gereken annelerimiz için sembolik bir gün. Şefkatiyle, sabrıyla, dualarıyla nesilleri yetiştiren, yuvayı yuva yapan, toplumu toplum yapan gizli kahramanlarımız onlar.

Türk toplumu için "anne", sadece bir aile bireyi değil; aynı zamanda değerlerin taşıyıcısı, kültürün muhafızı, geleceğin mimarıdır. "Ana gibi yar, Bağdat gibi diyar olmaz" demiş atalarımız. Bu sözdeki "ana", hem özlemi hem de güvencemizi ifade eder.

Ve biz Göynüklüler…
Bizim topraklarımızda anne yalnızca doğuran değil, yetiştirendir. Evladına yalnızca isim değil, iz de bırakandır. Göynük sokaklarında yetişen her çocuk, annesinin dizinin dibinde öğrendiği ahlakla büyür. Sabır, kanaatkârlık, misafirperverlik, saygı… Bunlar kitaplardan değil, annelerin yüreğinden öğrenilir.

Göynük kadını; tarlada emeği, evde düzeni, sokakta itibarı temsil eder. Sessizdir belki ama dirayetlidir. Evladına helal lokmayı öğretirken, yüzüne baktığında dua olur. O annelerin gözlerinden eksilmeyen merhamet, aslında Göynük'ün en kadim mirasıdır.

Ve bir de yürekleri evlat hasretiyle dolu şehit anneleri vardır…
Onlar bu toprağın en onurlu, en sessiz çığlığıdır. Evladını vatan uğruna toprağa verirken başını eğmeyen; ama yüreğini her gece dualarla ıslatan annelerdir onlar. Onların acısı, bizim onurumuzdur.
Şehit anneleri, yalnızca birer evlat değil, bu milletin geleceğini de yetiştirmişlerdir.

Bugün gökyüzüne bir dua yükseliyorsa bu topraklardan, bil ki bir annenin kalbinden çıkmıştır.
Ve yarın Anneler Günü…