Unutmadık Ziya, Unutturmayacağız!

Unutmadık Ziya, Unutturmayacağız!
Paylaş
  • Linkedin
  • Pinterest
  • Whatsapp
  • Telegram
  • Reddit
A+ A-

Telefonun ucunda bir baba…
Karşısında, hayalleriyle birlikte vurulan bir evlat…

28 Temmuz 2015.
Hakkâri’nin Yüksekova ilçesinde sıradan bir gündü belki.
Ama o sıradan gün, bir baba için kıyamete döndü…
Bir milletin yüreğine kara bir gün olarak kazındı.

Ziya Sarpkaya…
Vatanı için yemin etmiş, gözünü kırpmadan görev yapmış bir uzman çavuştu.
Ancak o gün görevde değildi…
Üzerinde üniforması yoktu.
Sıradan bir vatandaş gibi, bir banka önünde bekliyordu.
Bir yandan babasıyla konuşuyordu…
Sakin bir sesle, özlemle… Belki “Nasılsın baba?” demişti,
Belki “Gelince sarma isterim anneye söyle” diyordu.

Ama o konuşma yarım kaldı.
Ses kesildi.
Hayat durdu.
Kahpe pusular harekete geçmişti.
Silahsız, savunmasız, sivil kıyafetli bir genci arkadan vurdular!
Bu mudur mertlik? Bu mudur savaş?

Hayır!
Bu resmen bir infazdı!
Ve biz o gün sadece bir evladı değil, bir inancı, bir vicdanı da yitirdik.

Ziya o gün sadece bir asker olarak değil,
Bir evlat, bir kardeş, bir hayal olarak şehit edildi.
Çünkü onun da bir hayatı vardı.
Belki sevdiği bir kız vardı gönlünde…
Kurmak istediği bir yuva, sıcak bir ev, minik bir çocuk hayali…
Ama bu hayalleri bir kurşunla susturdular.
Tüm geleceğini bizden çekip aldılar.

Ve yıllar geçti…
Ama acısı hiç dinmedi.

Ailesinin, sevdiklerinin, silah arkadaşlarının yüreğindeki boşluk hiç dolmadı.
Ve bu milletin vicdanı o gün bir daha kırıldı.
Ama ne yazık ki bu ülkede bazıları çabuk unuttu.
Bazıları dostla düşmanı karıştırır oldu.

Bugün el sıkışanlara, masaya oturanlara, görmezden gelenlere sesleniyoruz:
Biz unutmadık!
Unutturmayacağız!

Ziya Sarpkaya’yı kahpece şehit edenlerle hiçbir ortak paydamız olamaz.
Bizim vicdanımız, bizim tarihimiz, bizim ahlakımız buna izin vermez!
Sırf barış naraları atmak uğruna bu milletin evlatlarını göz göre göre feda ettirenlere hakkımız helal değildir!

Ziya, bu topraklarda büyümüş her çocuk gibi umutla yetişmişti.
Ama ona mezar olan da bu topraklar oldu.

O gün bir baba, telefonda oğlunun son nefesini dinledi.
O gün bir anne, oğlunun sesini duyamadı.
O gün bir milletin vicdanı kanadı.

Bugün hâlâ birileri hesap soramıyorsa,
Biz soracağız!
Biz haykıracağız!

Ziya Sarpkaya’yı unutmuyoruz!
Ve onu şehit edenlerle asla ama asla el sıkışmayacağız!

Çünkü Ziya’nın adı bu milletin onurudur.
Bu topraklarda onun gibi nice yiğit, gözünü kırpmadan şehit düştü.
Hepsinin hatırası başımızın tacıdır.

Ziya Sarpkaya yalnızca bir şehit değil,
Bu milletin başı dik yürüyen evladıdır.

Ve bilinsin ki:
Ziya’yı şehit edenler ne kadar karanlıksa,
Onu ananlar o kadar aydınlıktır!

Ruhun şad olsun ey şehidim…
Senin hayallerin yarım kaldı belki ama
Bizim görevimiz o hayalleri yaşatmak,
Ve senin adını asla unutturmamaktır.

Göynük Gazetesi'nde yayımlanan köşe yazıları, yazarlarının kişisel görüşlerini yansıtmaktadır.
Her köşe yazısı yalnızca yazarı sorumluluğundadır ve Göynük Gazetesi'nin kurumsal görüşünü temsil etmez.
Yazılarda dile getirilen fikir, eleştiri ve değerlendirmeler, düşünce özgürlüğü çerçevesinde yayımlanmaktadır.

Yorum yazın

Yorum yazmalısınız
İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.