GÖNÜL SUSMAYA RAZI DEĞİL

GÖNÜL SUSMAYA RAZI DEĞİL
Paylaş
  • Linkedin
  • Pinterest
  • Whatsapp
  • Telegram
  • Reddit
A+ A-

 

Beyhude gamlanma divane gönül!
Cümle alemin rızkını veren vardır.
Yaptığın hatayı görmüyor sanma.
Kalpte gizli en derin sırları bilen vardır.
Mal-i emlakim var deyü güvenme!

Arkam var deyü dayanma!
Sırt üstü insanı yere varan vardır.
Beyhude gamlanma divane gönül!
Cümle alemin rızkını veren vardır.

Derdime vakıf değil canan.
Beni handan bilir.
Hakkı vardır şad olanlar.
Herkesi sadan bilir.

Söylesem tesiri yok, sussam gönül razı değil.
Çektiğim alamı bir ben bir de Allah'ım bilir.

Divan şairi Fuzuli’nin Beyhude gamlanma divane gönüladlı şiiriyle giriş yaptık yazımıza. Son günlerin flaş konusu diploma sahtekarlığı hakkında tarihe birkaç söz bırakmak temel amacımız.

Skandalın herkesçe bilinen adı bu; Diploma sahtekarlığı. Oysa sahtekarlık yapılan tek konu diploma değil. Torbacının*narkotik başkomiseri olduğu, ortaokul mezununun profesör sıfatı ile üniversitede etkin mevkilerde yer işgal ettiği, halı yıkama işiyle uğraşan birinin hipnoz seansları düzenlediği, ehliyet sınavından 8 (yazıyla sekiz) puan alan birinin notunun 70’e yükseltilerek yollarda terör eştirtildiği, sahte diplomalı mühendisi baraj inşa ettiği kapsamlı ve rezil bir e-imza sahtekarlığı ile karşı karşıyayız. Yukarıdaki örnekleri çoğaltmak ise mümkün.

E-imza dediğin şey, hepimizin tüm bilgilerinin yer aldığı e-devlet ortamına bilgi yüklemek için yetkili kişilere verilen bir tür dijital anahtar. Yukarıdaki sahtekarlıkları yapan kişi ya da kişiler işte bu anahtarı bir şekilde elde etmişler. Her alanda kullanarak bunu bir kazanç kapısına çevirmişler.

Olayın ortaya çıkışı da bir hayli ilginç. İnternette tüketici olarak karşılaştığınız sıkıntıları dile getirebileceğiniz şikayet siteleri mevcut. Buralardan birine “Sahte diploma almak için şu kadar para ödedim. Diplomam bana teslim edilmedi” şeklinde şikayet yazan birinin bu başvurusunun fark edilip sosyal medyada TT (Trending Topic – En çok konuşulan konu) yapılması ile olay ayyuka çıkıyor. Ahlaksızlığın ve aymazlığın son noktası!

Şimdi bunca rezilliği görünce insanın aklına son 10 yılda atanamadığı için intihar eden 300 gencecik öğretmen geliyor. ÜÇ-YÜZ!!! Mezun olduğu eğitim dalında iş bulamadığı için kolluk kuvvetlerine (polis ya da asker) katılan ve operasyonlarda şehit olan insanlar geliyor. Evlatlarına kuru ekmek alamadığı için, onlar salonda oynarken yatak odasında hayatına son veren gencecik bir baba geliyor. Kahramanmaraş depreminde hayatını kaybeden vatandaşlara ait belgelerin bile sahtekarlıkta kullanıldığına dair iddialar, iğrençliğin boyutlarını gözler önüne seriyor. Ayyuka çıkan her skandaldan sonra sorageldiğimiz “daha kötüsü ne olabilir ki?!” sorusunun cevabını ibretle almaktayız. Sahi hemşehrimiz de olan kahraman savcımız Yavuz Engin bey’in kelle koltukta ortaya çıkardığı bir yenidoğan çetesi davamız vardı, n’oldu o?!

Her skandalda dibe vuruyoruz diyerek dövünüyoruz ya, biz dibe vurmamışız, yerin dibine geçmişiz de haberimiz yokmuş. Ya da haberimiz varmış ama “adaaam sen de!” deyip geçmişiz her skandalda.

Gönül, susmaya razı değil… Fuzuli’den bugüne değin dert çok! Ama bu topraklarda hâlâ alnının teriyle direnen, adalet için kelle koltukta yürüyen insanlar varsa; umut da vardır, direnç de. Yeter ki susmak yerine sesimizi yükseltmeye devam edelim!

*Torbacı, uyuşturucu madde satıcılarına sokak ağzında verilen isim.

Göynük Gazetesi'nde yayımlanan köşe yazıları, yazarlarının kişisel görüşlerini yansıtmaktadır.
Her köşe yazısı yalnızca yazarı sorumluluğundadır ve Göynük Gazetesi'nin kurumsal görüşünü temsil etmez.
Yazılarda dile getirilen fikir, eleştiri ve değerlendirmeler, düşünce özgürlüğü çerçevesinde yayımlanmaktadır.

Yorum yazın

Yorum yazmalısınız
İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.